İFTİRA SUÇU VE CEZASI

İFTİRA SUÇU VE CEZASI

İftira suçu, Türk Ceza Kanunu'nun 267. maddesine göre, bir kişinin hukuka aykırı bir fiil işlemediğini bilmesine rağmen o kişiye suç isnat edilmesini ifade eder. Bu durumda fail, masum olduğunu bildiği bir bireye, kasıtlı olarak bir suç atfeder. Suçun oluşabilmesi için mağdura somut ve belirli bir fiilin isnat edilmesi gereklidir. Eğer isnat edilen fiil belirsizse, bu durum iftira suçunu oluşturmaz. Türk Ceza Kanunu'nun 268. maddesi ise başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerini kullanmak suretiyle soruşturma veya kovuşturmalardan kaçınmayı amaçlayan kişilere yönelik düzenlemeler içermektedir. Bu tür eylemlerde bulunan kişiler de iftira suçu kapsamında cezalandırılabilir. Bu suça örnek olarak, polis veya jandarmaya sahte kimlik belgeleri (örneğin nüfus cüzdanı, ehliyet, pasaport) sunarak yapılan girişimler gösterilebilir. Böyle durumlarda fail, işlediği suçun ortaya çıkmasını engellemek ya da hakkında yargılama yapılmasını önlemek amacı güder.

İftira Suçu İşlenme Yöntemleri

**Şikayet Yoluyla İftira Suçu:**

Şikayet yoluyla iftira suçunun oluşabilmesi için şikayetin, konuyu soruşturma veya idari yaptırım uygulama yetkisi bulunan makamlara yapılması gerekir. Savcılık, polis veya jandarma gibi soruşturma yetkisi olan kolluk gücü bu tür makamlara örnek teşkil eder.

**İhbar Yoluyla İftira Suçu:**

Bir suç ya da kabahat işlendiğinde, herhangi bir vatandaş bunu adli soruşturma yetkisine sahip makamlara veya idari yaptırım uygulama yetkisine sahip idareye bildirebilir. Vatandaşların böyle bir ihbar yükümlülüğü bulunmamakla birlikte, Anayasa'nın 74. maddesi uyarınca her bireyin dilekçe verme hakkı vardır. İhbar hakkı da bu dilekçe hakkının bir uzantısı olarak değerlendirilir.

Yetkili kamu makamlarına yapılan ihbar ya da şikayet dilekçesi imzalanmasa dahi, gerekli diğer koşullar mevcutsa, iftira suçu işlenmiş sayılır. Bu tür başvurularda en dikkat edilmesi gereken husus, ihbar veya şikayetin anayasal dilekçe hakkı kapsamında yapılıp yapılmadığıdır. Eğer ihbarda veya şikayette bulunan kişi, gerçekten bir suç işlendiğine inanmışsa iftira suçunun unsurları oluşmaz. **Basın ve Yayın Yoluyla İftira Suçu:** Basın ve yayın yoluyla yapılan isnatlar, yazılı, görsel, işitsel veya elektronik kitle iletişim araçları marifetiyle gerçekleştirilen faaliyetler aracılığıyla meydana gelir (TCK m. 6/1-g). Televizyon, radyo, gazete ve internet gibi çeşitli basın yayın araçları bu kapsamda değerlendirilir. Bu araçlar kullanılarak bir kimse hakkında hukuka aykırı bir isnatta bulunulması ve yetkili bir kamu makamının bu isnadı öğrenmesi durumunda iftira suçu vuku bulmuş olur. Basın ve yayın yoluyla işlenen iftira suçlarında, fail hakkında verilen mahkumiyet kararı genellikle iftiranın ortaya atıldığı aynı nitelikteki bir araç aracılığıyla kamuya duyurulur. Bu duyurunun masrafları ise suçtan hüküm giyen kişiden tahsil edilir.

İftira Suçu Cezası (TCK 267)

  • Basit iftira suçu cezası, 1 yıldan 4 yıla kadar hapis cezasıdır (TCK md. 267/1).

  • Nitelikli iftira suçu işlenmesi halinde suçun cezası yarı oranında arttırılır. Yani fail, iftira suçunun maddi delillerini de kendisi üretirse suçun basit halinin cezası yarı oranında arttırılacaktır (TCK md. 267/2).

  • İftira konusu fiili işlemediği için beraat kararı veya kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiş mağdurun aleyhine olarak bu fiil nedeniyle gözaltına alma ve tutuklama dışında bir tedbir uygulanmışsa, yukarıdaki iki fıkraya göre verilecek ceza yarı oranında artırılır (TCK md. 267/3).

  • İftira konusu fiili işlemediği için mağdur hakkında beraat kararı veya kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmişse; mağdurun bu fiil nedeniyle gözaltına alınması veya tutuklanması halinde; iftira eden, ayrıca kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçu hükümlerine göre dolaylı fail olarak cezalandırılır (TCK md. 267/4).

  • İftira konusu fiil nedeniyle mağdurun ağırlaştırılmış müebbet hapis veya müebbet hapis cezasına mahkum olması halinde; iftira suçu işleyen kişi 20 yıldan 30 yıla kadar hapis cezasına; mağdurun süreli hapis cezasına mahkum olması halinde, iftira eden hakkında iftira suçu nedeniyle, mağdurun mahkum olduğu cezanın 2/3’ü kadar hapis cezasına hükmedilir. Mağdurun iftira suçu nedeniyle mahkum olduğu cezanın infazına başlanmışsa, iftira edene bu fıkra hükümlerine göre verilen ceza yarısı oranında arttırılır (TCK md. 267/5-6).

Mağdura atılan iftira neticesinde, mağdur ile ilgili hapis cezası dışında adli veya idari bir yaptırım uygulanmışsa; iftira eden kişi, 3 yıldan 7 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır (TCK md. 267/7).

  • Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerini kullanma suçunun cezası, iftira suçunun cezası için yukarıda yaptığımız açıklamalar dikkate alınarak aynı şekilde belirlenir (TCK m.268).

Telefon
WhatsApp
İnstagram
Telegram